Gizem Ünveren – Kadim Fırat
Bu yazı, Karşı Lig’in
kurulduğu günden bu yana, içinde yer alan takım ve bireylerin yeşil sahalarda türcülüğe
karşı mücadele alanında pratik ve söylemsel dönüşümüyle ilgileniyor. Bir alan
deneyimi olması itibariyle beyaz sayfalara taşıma ihtiyacı duyduk.
Karşı Lig Nedir?
Karşı
Lig, Gezi’nin devamı
diyebileceğimiz mahalle dayanışmaları ve park forumlarında karşılaşan aktivistler
tarafından 2014 yılı Mart ayında kuruldu. Lig’in kuruluş parolası şöyleydi: “Endüstriyel futbola, ırkçılığa, milliyetçiliğe,
cinsiyetçiliğe, her türlü nefret söylemi ve ayrımcılığa KARŞI LİG”.
5 sezondur devam
eden, ortalama 16 takımdan oluşan, her takımın kadrosunda 20-25 oyuncu
barındırdığı bir ligin öyküsü bu.
Farklılığı derinlik,
çeşitliliği zenginlik olarak gören, birlikte üreterek, değişip dönüşen Gezi isyanı
esintisinden yola çıkan bu yeni algı neden sahalarda da denenmesin? Neden futbol
bir erkeklik alanı olmaktan sıyrılıp, her kimliğin birlikte oynayarak
renklendirdiği başka bir alana dönüşmesin? Ve neden Karşı Lig hiyerarşik
düzlemin yarattığı sıkıntılardan muzdarip olan herkesin kürsüsü olmasın?
Konsepti olan, sıkıntısı
olan, egemenlerin dayattığı politikalardan ve yaşam tarzından sıtkı sıyrılan 13
takım bir araya geldi ve lig formatında bir organizasyon kurdu. Ona can suyu verdi.
Vegan Spor da bu suyu taşıyan takımlardan biri oldu.
Veganlar Karşı Lig’de
Hayvan özgürlüğü
için yapılan eylemlerde, kampanyalarda bir araya gelmiş ve internet üzerinden diyaloğu
hızlandırmış bir grup insan spor yapma, futbol oynama üzerinden Vegan Spor’u
kurdu.Türlerin eşitliğine inanan ve bu uğurda çaba harcayan Vegan Spor’un bağlamı
Lig’de yer alan diğer takım ve bireyler için yeni diyebileceğimiz bir durumdu.
Lig başlamadan ortak toplantılarda bir araya gelindiğinde pek çok insan yeni
bir söylem ve düşünüş ile karşı karşıya bulunduğunu fark etti.
Gerçi Lig’in pek
çok üyesi türcülüğe karşı mücadele eden insanlarla Gezi isyanında, park
forumlarında, etkinliklerde, dayanışma ve işgal evlerinde tanışmışlardı fakat
mesafe şimdi daha da azalmıştı.
Cumhuriyet Gazetesi Röportajına Yansıyanlar
Karşı Lig
kurulma aşamasında iken, Cumhuriyet gazetesi ile yapılan röportajda (Mart 2014)
Vegan Spor’dan arkadaşların kendilerini anlatma hikayesi dikkat çekiciydi. Kısacası
şöyleydi. Röportajdan aktaralım:
“Topumuz deri olmayacak değil mi? Bize ters olur
çünkü” diyor Vegan Spor'dan biri.
Ne de olsa o hayvansal hiçbir ürün tüketmiyor. Bir şaşkınlık oluyor masada. “Biz nasıl topla oynuyoruz, ben hiç
düşünmemiştim!” diyor biri. Diğeri ötekine dönüyor: “Tamam, deri olmayan toplar alırız” denilerek çözülüyor sorun.
Vegan Spor Temsilcisi
devam ediyor: Türkiye'de veganlar 3-5 yıldır biliniyor. Bir vegan olarak
eylemlere katıldığımızda bize çevreden “Siz et yemiyorsunuz, süt içmiyorsunuz,
güçsüzsünüz, zayıfsınız” diye laf atıyorlar. Hakir görüyorlar. Hatta
erkekliğimize kadar laf söylüyorlar. Altı aydır bir takımımız var. Güçsüz
olmadığımızı kanıtlamak için, futbol ve voleybol maçları, atletizm, koşu
yapıyoruz. Karşı Lig bizim için bir fırsat oldu, veganların güçsüz olmadığını,
kuvvetli olduğunu, hatta etoburlardan daha güçlü olduğunu ispatlamak istiyoruz.
17 erkek, bir kadından oluşuyor takımımız. Ama iki kadın daha eklenecek.
Karşı Lig’de oynayan vegan olmayan başka bir
oyuncu: "Vegan arkadaşların ne düşündüğüne
ilişkin sağda solda okumak başka, bir araya gelip yorumlarına tanık olmak çok
başka. Konuşup, ortak akıl geliştirmek çok önemli."
Röportaj esnasında Vegan Spor temsilcisinin dile getirdiği bazı
argümanların şaşkınlık yaratması, gizlenemez bir duyguyu ifade etmesi anlamında
önemliydi. Vegan olmayanların yeni bir düşünce biçimi ile karşı karşıya kaldığını,
kurulan temasın yeni bir dil öğrenmek zorunluluğu yarattığını fark ettirdi.
Elbette rekabet anlamında kullanılan sözler, “Et yiyenlerden güçlüyüz”anlamına gelen vurgular, kurulan
erkeklik-güç ilişkisi anlamlı değildi. Karşı Lig’in varlığı rekabet ve kazanma
hırsına, güçlülüğün üstün kabul edildiği bir yaklaşıma karşıydı.
Vegan
Spor Kendini Tanıtıyor
Karşı
Lig’de bulunan her takım, konsepti bağlamında kendini hem lig iletişim
kanallarında hem de ligin sosyal medya araçlarında yazılı şekilde tanıtıyordu. Veganspor
şunları öne çıkardı:
Vegan Spor'un varoluşu,
bir nevi hayvanlar için hissettiğimiz duygular vesilesiyle, hayvanlara davranış
biçimlerinin etik olmadığı gerçeği ile hayvanların mal/kaynak olmadığı fikrinin
kavranması sonrası kalplerin ve etik duruşların bir şekilde buluşması şeklinde
oldu.
Ortak tarihi, geçmişi olmayan insanların
vegan-vejetaryen oluşları ile toplanıp futbol takımı kurup Karşı
Lig'ekatılmaları hayvan özgürlük mücadelesi anlamında da güzel bir adım oldu.
Veganspor,
hayvan-insan ayrımı yapmadan yaşamaya çalışan insanların kurduğu bir
takımdır... Veganspor; özgürlüğü
tabağında, çatalında, kaşığında, bardağında; kurduğu her ilişkide
sorgulamaktır... Varlığını diğer canlılara öldürme ve sömürme meşrutiyeti
görmeyenlerin takımıdır Vegan Spor."Hayvanları
değil, kapitalizmi ve hayvanları mal/kaynak gören on binlerce senelik anlayışı
bitirelim!" demektir Vegan Spor.
Yaşasın Türlerin Özgürlüğü! diye biten
manifestoları Lig’in diğer bireyleri üzerinde etki bıraktı. Daha fazla insan
kendi bulunduğu yeri sorgular oldu ve bu konuda düşünmek zorunda kaldı. Veganspor
Karşı Lig’e hayvan özgürlüğü mücadelesi ile yakın temas kurulması açısından eşik
atlattı dersek abartmış olmayız.
Lig’in
1. Sezonu sonunda yapılan sorumluluk projesi olan Çocuk Şenliğinde mutfağın
sadece vegan yiyeceklerden oluşması - ki yiyecekler mükemmeldi- Lig’in birkaç
ay içinde veganlığa ve türcülük karşıtlığına alan açtığının göstergesiydi.
Elbette hırgür yok değildi. Vegan düşünce ile alay eden, durumu idrak edemeyen,
tartışmalardan ya da sert geçen müsabakalardan sonar facebook sayfalarında
mangal resimleri paylaşan, bitkilerin canı yok mu diye soran, Vegan sporun maç
kazanamamasını et yememeye bağlayanlar da vardı. Ama Lig, veganlığı ve türcülük
karşıtı söylemleri öne çıkarma eğilimindeydi.Sezon sonunda yapılan Çocuk Şenliğinde,
türcülük karşıtı şarkılardan oluşan bir müzik dinletisinin yapılması ligin
zenginliğini tesciller nitelikteydi. Ve arayışa kapalı olmadığını gösteriyordu.
Şenlik
ilanı şöyle bağlanmıştı:
Şimdi sıra çocuklarda!
Yarın (14 Haziran 2014) saat 15.00 - 19.00 arası Karşı Lig Çocuk Şenliği'ni unutmayalım. Çocuklar için ihtiyaç listesi:
Ev yapımı limonata, ev yapımı meyve suyu, yiyecek (çocukların sömürüsüz bir mutfağın ve dolayısıyla dünyanın mümkün olduğunu tadarak görmelerini sağlamak için vegan olmasına özen gösterelim.)
Yarın (14 Haziran 2014) saat 15.00 - 19.00 arası Karşı Lig Çocuk Şenliği'ni unutmayalım. Çocuklar için ihtiyaç listesi:
Ev yapımı limonata, ev yapımı meyve suyu, yiyecek (çocukların sömürüsüz bir mutfağın ve dolayısıyla dünyanın mümkün olduğunu tadarak görmelerini sağlamak için vegan olmasına özen gösterelim.)
İkinci Sezon
Lig
16 takımdan oluştu. Vegan Spor’da dalgalanmalar oldu. Hayvan özgürlüğü
meselesine baktışta farklı yaklaşımlar ve yöntem sorunu konusunda takım içi
tartışmalar boy gösterdi. Kaybedilen maçlar nedeniyle kadro yenilendi, vegan
olmayan “iyi futbolcular” takıma davet edildi. Maçlar kazanıldı ama konsept
dağıldı.Takım içinde gerilimler arttı. Bir topluluk olma nosyonu hızlıca yitirildi.
Vegan Spor sezon sonunda Karşı Lig’den ayrıldı. Bazı takım ve bireyler Vegan Spor’un
ligden ayrılmaması yönünde çaba harcadılar fakat çabalar karşılıksız kaldı.
Osman Evcan’a
Özgürlük
Anarşist vegan
tutsak Osman Evcan’a uygulanan navegan beslenme dayatması Evcan’ı çeşitli
dönemlerde açlık grevi eylemi başlatmak zorunda bıraktı, Karşı Lig de Osman
Evcan’ın hak talebi için kamuoyu oluşmaya yöneltti, pankartlar hazırlandı,
basın açıklaması yapıldı. Evcan üzerindeki ablukanın dağıtılmasına çalışıldı.
Çeşitli Çalışmalar
Kısırkaya toplama
kampına itiraz edildi, eylemler, duyarlılık faaliyetleri örgütlendi. Adalarda ‘faytona
binme’ kampanyasına destek olundu, etkinlikler yapıldı. Sokakta yaşayan
hayvanların kışın soğukta donmaması sağlandı. Yazın sıcaklarda hayvanların susuzluk
sorununun çözülmesi gibi etkinlikler yapıldı. Ligdeki bazı takımlar kedi evi
atölyeleri yaptı ve yapılan evler caddelere sokaklara yerleştirildi. Hayvan
özgürlüğü için yapılan eylemlere, etkinliklere, bilinçlendirme çalışmalarına
destek verildi.
Lig’de Vegan ve Vejetaryenler Artıyor
Ligin
kuruluşunda yer almış, insanmerkezci bakışın yetersizliğini anlamış, türlerin
eşitliği üzerine düşünmüş, çeşitli eylem ve basın açıklamalarına katılmış,
vegan toplaşmalarda bulunmuş bir dizi insan, zamanla hayvan özgürlüğü
mücadelesinde taraf oldular.
Bu çabalar
tartışmalarda, takımların kendi iç ilişkilerinde, birlikte paylaşılan alanlarda
türcülüğe dikkat çekilmesine neden oldu. Bu bireyler hayvansal ürün
tüketilmemesi konusunda açık tutumaldılar. Bilgilendirici girişimlerde bulunmaya
çalıştılar.
Karşı Lig 4.
Sezon sonu değerlendirme toplantısında, yapılacak beachvoleybol turnuvasında
kahvaltının vegan olması yönünde teklif
sunuldu. Teklif kabul edildi ve Lig’de futbol oynayan iki vegan kahvaltının
hazırlık aşamasını üstlendiler.
Karşı Lig Manifestosuna Türcülük Maddesi Ekleniyor
Yazının
başında kuruluş parolasını aktarmıştık. Karşı Lig Manifestosu, Ekim 2017’de
Lig’in ortak kararı ile güncellendi. “Endüstriyel futbola, ırkçılığa, milliyetçiliğe, cinsiyetçiliğe, türcülüğe her türlü nefret söylemi ve ayrımcılığa
KARŞI LİG” olarak revize edildi.
Hayvanların Hakları Vardır!
1 Kasım 2017
Dünya Vegan günü bağlamında Lig’in 4.Haftası “Hayvanların Hakları Vardır”
çalışmasına ayrıldı. Haftanın konusu hayvan özgürlüğü idi. Hafta boyunca sosyal
medya hesaplarından çeşitli bilgilendirici yazılar yayınlandı. Basın bülteni
yazılıp, gazetelerde, internet sitelerinde ve sosyal mecralarda yayınlandı. Maç
günü basın açıklaması yapıldı. Kimi takımlar türcülüğe karşı pankartlar
açtılar, dovizler hazırladılar.
Gerek Lig içinde
gerekse kamuoyunda hayvan özgürlük mücadelesi konusunda duyarlılığın ve
bilincin artırılmasına yönelik çalışmalara devam edileceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
* Bu yazı Kaos Gl Dergisinin 158. Sayısı Türcülük Dosyasında yayımlanmıştır.
* Bu yazı Kaos Gl Dergisinin 158. Sayısı Türcülük Dosyasında yayımlanmıştır.